BASIN AÇIKLAMASI | DOĞANIN TEHDİT ETMEDİĞİ VE DOĞAYI TEHDİT ETMEYECEK YAPILAŞMA İÇİN PEYZAJ MİMARLIĞI
Odamız Şube, Temsilci ve üyeleri ile yapılan görüşmeler doğrultusunda hazırlanan basın açıklamamız kamuoyuyla paylaşılmıştır.
06 Şubat 2023 tarihinde meydana gelen Kahramanmaraş merkezli 7.7 ve 7.6 büyüklükteki depremlerin; Kahramanmaraş, Adana, Gaziantep, Hatay, Malatya, Osmaniye, Diyarbakır, Şanlıurfa, Adıyaman illerinde sebep olduğu yıkımların derin üzüntüsünü yaşamaktayız. Depremin ardından 35 bin 418 can kaybımızın, 105 bin 505 yaralı yurttaşımızın olduğu resmi makamlarca belirtilmiştir. 14 Şubat 2023 tarihinde Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığınca yapılan açıklamada, Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen 10 ilde 387 bin 346 binanın incelendiği ve bunlardan 50 bin 576`sı için yıkık, acil yıkılacak veya ağır hasarlı tespiti yapıldığı bildirilmiştir.
TMMOB Peyzaj Mimarları Odası olarak 6 Şubat 2023 saat 04.17`de meydana gelen ilk depremden bu yana;
- Olağanüstü olarak bölgedeki şube, temsilcilik ve üyelerimiz ile çevrim içi toplanarak koordinasyon sağlanmış deprem kriz masası oluşturulmuştur.
- Bölgedeki üyelerimizle şube ve temsilciliklerimiz aracılığı ile birebir iletişim ağı kurulmuştur.
- TMMOB İKK ve AFAD aracılığı ile ilk günden bu yana bölgeye yardımlar organize edilmektedir.
- Türkiye genelinde ulaştırılacak yardımların organizasyonu konusunda İKK`lar ile işbirliği sağlanıp üyelerimize bilgilendirme yapılmaktadır.
- Bölgeden ayrılmak isteyen üyelerimize lojistik destek sağlanmaktadır.
- İş makinası, temel ihtiyaçlar konusunda bölgedeki İKK`lar aracılığı ile anında bilgi ve destek sağlanmaktadır.
- Bölgedeki şube ve temsilciliklerimizden gelen yardım çağrıları alınarak ilgili birimlere iletilmekte, yardım ve destek gönderimi takip edilmektedir.
Neden bu kadar kayıp ve yıkım?
Kaçak Yapılaşma, Olası Ekolojik Risklerin Planlama Süreçlerine Katılamaması, Hatalı Yapılaşma Yer Seçimleri, Kötü İnşaat, Kötü Denetim ve Zayıflayan Etik Değerler
Kahramanmaraş merkezli depremler ile acısını hala ilk günkü gibi hissettiğimiz Gölcük ve Düzce merkezli 1999 Depremlerinin üzerinden geçen yaklaşık 24 yılda ne kadar hazırlıksız olduğumuzu bir kez daha acı bir şekilde öğrenmiş bulunmaktayız. Ülkemiz, bir depremin ardından iyileştirme aşamasına geçmişken, diğer yandan yeni depremlerle sarsılmaktadır. Büyük kayıplar ve yıkımlar geçmişteki sorunların halâ devam ettiğini ve kaçak yapılaşma oranının halâ çok yüksek olduğunu göstermektedir. Mevzuatımıza dayanılarak yürütülen şehir planlama süreçlerinde yapılaşmayı kısıtlayıcı bütünleşik ekolojik risklerin ve peyzaj değerlendirmelerinin imar planlarında yer almadığı ortadadır. Kaldı ki aynı mevzuat, tüm seslendirmelerimize rağmen şehirlerin gelişim kararlarında peyzaj mimarlığı hizmetlerine son derece kısıtlı olarak yer vermektedir. Özellikle kentlerin mücavir alan sınırları içinde kalan verimli tarım arazileri ile dere yatakları ve havzalar; gıda stoklarını azaltırcasına, afet risklerine ve doğaya karşın gerçekleştirilen yapılaşma, ulusal ve uluslararası çabalara ve strateji belgelerine rağmen etkin biçimde durdurulamamaktadır.
Hizmet Alanları Bazında ve Koordineli Olarak Kurumsal, Toplumsal ve Bireysel Düzeylerde Afet Öncesi, Afet Sırasında ve Afet Sonrası Gerekliliklerin Uygulamadaki Noksanlığı
Doğal denge ve doğanın insana sunduğu üretkenliği bakımından önemli bir ekolojik süreç olan depreme hazır olmak için afet öncesinde, afet sırasında ve afet sonrasında çalışmalar yapılması gerekmektedir. Odamız tarafından 1999 Depremlerinden sonra her yıl yapılan basın açıklamalarında ve gerçekleştirdiğimiz kongre, sempozyum, panel ve söyleşilerde afetlere karşı hazırlıklı olunması konusunda özellikle kentsel alanlarda mesleğimizin doğrudan planlama kentsel tasarım süreçlerinde yasal çerçevede etkin bir şekilde yer alması gerekliliği vurgulanmış, özellikle açık ve yeşil alanların afet esnasındaki hayati rolü her ortamda dile getirilmiştir.
Bildirmek istiyoruz.
Doğal Süreçlere Karşı Değil Doğal Süreçlerle Birlikte Sağlıklı Yaşama Odaklanan Planlama Anlayışına Hızlı Geçiş Gerekliliği
Afet olarak isimlendirilen doğal süreçler doğanın devinimidir ve gerçekte dünyanın var olduğu günden bu yana insan için sağlıklı yaşam ortamını oluşturacak biçimde devinmektedirler. Doğal süreçler, insanın doğayı aşırı sömürüsünün sonucu afetlere dönüşmektedir. Deprem, taşkın, sel, heyelan, erozyon gibi farklı süreçlerle karşı karşıya kalındığında, bu süreçlerin bütünleşik devinimi ile oluşan peyzajları anlamakta ve anlatmakta zorlanıldığından doğal süreçler insanları süreç dışına, maalesef yaşam dışına itmektedir. Yaşam alanlarını sosyal, ekonomik, çevresel ve psikolojik yıkımlara sürüklemektedir. Çünkü doğal süreçler anlaşılmadan yol alınmakta, süreçlerle birlikte yaşamak yerine onlara rağmen yaşam alanları biçimlendirilmekte ve tarihi süreçte doğayla birlikte yaşamın deneyimlenildiği kültürel bellekten giderek uzaklaşılmaktadır.
Acil Toplanma ve Geçici Yaşam Alanı için Fırsatlar İçeren Açık ve Yeşil Alanların Çok Ölçekli ve Çok Katmanlı Özel Planlama Alanları Olması
Süregelen kentleşme biçimi, doğal sistemleri bozmakta; doğadan giderek uzaklaştırılan insan, doğadan izole kentsel alanlarda süregelen yapılaşmanın neden olduğu sorunlar kümesinin içinde sağlıksız yaşam ortamlarına doğru uzun yıllardır itilmektedir.
Talep ediyoruz.
Acil Toplanma ve Geçici Yaşam Alanları Olarak da İşlev Gören Her Ölçekteki Kentsel Açık ve Yeşil Alanların Planlanmasına Yüksek Afet Riski Taşıyan Yerleşim Alanlarından Başlanması
Peyzajların her canlı için adil, dengeli ve sağlıklı bir yaşam alanı olarak tasarlanabilmesi için peyzaj mimarlarına karar süreçlerinde artık yer verilmelidir. Peyzaj tabanlı şehircilik anlayışı planlamanın altlığını oluşturmalı, peyzaj planlama süreçleri mekânsal planlamanın ön eylem alanını oluşturmalı, açık ve yeşil alan sistemlerine ilişkin planlama kararları ve işlevleri (ağaçlandırma alanları, korunacak tarım arazileri, bölge parkları, kent parkları, mahalle parkları vb.) belirlenmelidir.
Ülkemizde Kanunla Onaylanan Avrupa Peyzaj Sözleşmesi`nin Uygulanması
Ülkemizin yasayla onayladığı Avrupa Peyzaj Sözleşmesi gereklilikleri uygulanmalıdır. Taraf ülke olarak, peyzajı, bölgesel ve şehir planlama politikalarına ve kültürel, çevresel, tarımsal, sosyal ve ekonomi politikalarına ve aynı zamanda peyzaj üzerinde doğrudan veya dolaylı etkisi olabilecek diğer politikalarına katmaya ilişkin yükümlülüklerin uygulanmasına bir an önce başlanmalı, bu yönde peyzaj mimarlarınca geliştirilen teknik kılavuz ve belgeler kapsamında peyzaj tabanlı şehircilik uygulamalarına geçilmelidir.
Afet Yönetimlerinde ve Kentsel Planlama Kadrolarında Peyzaj Mimarlarına Yer Verilmesi
Peyzaj mimarları bir alandaki doğal süreçleri tesadüfi değil, öncelikle o alanı biçimlendiren kilit süreçleri planlamanın ilk belirleyici katmanı olarak ele alırlar. Bu yaklaşımıyla tüm disiplinler arasında farklı bir uzmanlığa ve tüm ilgili disiplinlerle bir arada çalışabilme ve süreci koordine edebilme yeteneğine sahiptirler. Farklı disiplinleri uzlaştırıcı bu özelliği dikkate alınmalıdır.
Dijitalleşme Çağında Peyzaj Mimarlarının Doğal ve Kültürel Peyzajı Geçmiş, Bugün ve Gelecek Kapsamında Modelleme Kabiliyetinden Yararlanılması
Peyzaj mimarları yersel planlama, tasarım, modelleme ve yönetim çalışmalarında bilişim teknolojilerinin avantajlarını etkin biçimde mesleki üretimlerinde kullanmaktadırlar. Doğanın ve peyzajın yapısal ve işlevsel özelliklerini zaman ve mekân boyutlarında irdeleyebilme becerisi, peyzaj mimarlarına dünü, bugünü ve yarını anlama imkânı sağlar. Bu bağlamda peyzaj mimarları, Coğrafi Bilgi Sistemleri ve Uzaktan Algılama konularındaki kadrolarda öncelikli yer alacak mesleklerden olmalıdır.
Sürdürülebilir Yerleşkeler Sertifikalandırmasında Park ve Rekreasyon Alanlarına İlişkin Ekolojik Başarım Göstergeleri İvedilikle Belirlenmeli ve İnşaat İhalelerine Bu Sertifikalara Sahip Kurumlar Kabul Edilmelidir
Geçici ve kalıcı konutların yer seçiminden başlayarak, yine ekolojik başarım temelinde ve aynı zamanda afetzedelerin yaşadıkları psikolojik sorunların iyileştirilmesi çerçevesinde peyzaj tasarımlarına ağırlık verilmeli, park ve rekreasyon kullanımı yapılı çevre inşa edildikten sonra akla gelmemelidir.
Odamız Afet Risk Azaltma ve Dirençlilik Artırma Teknik Raporu
TMMOB Peyzaj Mimarları Odası olarak peyzaj planlama ve tasarım ile afet riski azaltma ve dirençlilik artırma üzerine bir teknik rapor üzerinde çalışmalarımızın devam ettiğini ve en kısa zamanda kamuoyuyla paylaşacağımızı bildirmek isteriz.
Ülkemizin en büyük afetlerinden birisini yaşadığımız bu günlerde birçok yurttaşımız ile birlikte değerli meslektaşlarımızı ve meslektaş adayı öğrencilerimizi kaybetmenin derin üzüntüsü içerisindeyiz. Yaralı yurttaşlarımıza acil şifalar, hayatını kaybedenlere baş sağlığı dileriz.
TMMOB Peyzaj Mimarları Odası
15. Dönem Yönetim Kurulu
En Çok Okunanlar
- PEYZAJ MİMARLIĞI HİZMETLERİ EN AZ BEDEL HESABI, ARTIK ODAMIZ OTOMASYON SİSTEMİ ÜZERİNDEN ÜYELERİMİZİN HİZMETİNE AÇILDI /2010 Okunma Sayısı:35135
- MESLEKİ DENETİM UYGULAMASI /2007 Okunma Sayısı:34264
- BÜRO TESCİL BELGESİ (BTB) ALMA KOŞULLARI /2007 Okunma Sayısı:34041
- SÖZLEŞME ÖRNEKLERİ /2007 Okunma Sayısı:33933
- KAMU İHALE KURUMU HÜKÜMLERİ GEREĞİ İŞ BİTİRME BELGESİ İLE İLGİLİ BİLGİLENDİRME /2008 Okunma Sayısı:33282
- MESLEKİ TANINIRLIĞIMIZDAKİ EN ÖNEMLİ ADIM /2006 Okunma Sayısı:32944
- SÖZLEŞMELİ/ÜCRETLİ PEYZAJ MİMARI ASGARİ ÜCRETLERİ /2011 Okunma Sayısı:31316
- KEŞİF-METRAJ VE İHALE DOSYASI HAZIRLANMASI /2009 Okunma Sayısı:29377
- TESCİLLİ PEYZAJ MİMARLIĞI BÜRO VE ŞİRKETLERİ 2009 /2009 Okunma Sayısı:26764
- KURAKLIK PEYZAJI /2007 Okunma Sayısı:19709