"Taksim bizim, İstanbul bizim" sloganı ile, yayalaştirma projesinin problemleri çözmek yerine yeni problemler oluşturacağı, çevre düzenlemesi ile ulaşım planlamasının bilim ve teknikten uzak olduğu savunuldu.

Taksim Dayanışması‘nın 09.11.2012 tarihinde düzenlediği basın açıklamasına Şubemizi temsilen Sn. Başak ÖZER ve Sn. Faruk DIĞIŞ katıldılar.

Taksim Dayanışması adına açıklama yapan Şube Sekreteri Sn. Başak Özer, bu projenin problem çözmekten çok problem yarattığını belirterek, "Bilim ve teknikten uzak, koruma ve hukuk ihlal edilerek ilan edilmiş bir proje olduğunu ifade etti. Meydana yaya erişimi engellenecek, buraya çıkan caddelerin görsel ve yaşamsal bütünlüğü yok edilecektir" dedi.  

"Taksim bizim, İstanbul bizim" sloganı ile, yayalaştirma projesinin problemleri çözmek yerine yeni problemler oluşturacağı, çevre düzenlemesi ile ulaşım planlamasının bilim ve teknikten uzak olduğu savunuldu. Açıklamada "Taksim Meydanı‘na ulaşan tarihi caddelerin görsel yaşamsal bütünlüğü yok edecek" denildi. Bölgenin arkeolojik özellikleri göz ardı edilerek çalışma sürdürülüyor. Dünyanın hiçbir yerinde tarihsel miras böylesine göz ardı edilmez görüşleri basın açıklamalarında ifade edildi.

Taksim Meydanı Yayalaştırma Projesi kapsamında İstanbul 2 Numaralı Kültür -A-Varlıklarını Koruma Kurulu, önce "TAKSÎM Meydanı Yayalaştırma Projesi‘yle ulaşım akışını düzenlemeyi hedefleyen Gümüşsüyü Caddesi-Mete Caddesi-Sıraselviler Caddesi‘ndeki dalış tünellerinin iptal edilerek trafik akışını zemin düzleminde sağlayan imar planlarının revize edilmesine" karar verdi.  "Sondaj kazıları elle yapılacak, sondajda kültür varlığına rastlanılması halinde ise kazılar genişletilecek" sonucu ortaya çıkmıştır. Ancak Kurul‘un kazının Arkeoloji Müdürlüğü denetiminde yapılması kararına rağmen kazı çalışmaları 30 Ekim‘de başlatıldı.